Ağırlıklı olarak Şii olan etnik bir azınlığa sahip büyük bir Hazara topluluğuna ev sahipliği yapan bölge, ülkenin Batı destekli hükümetinin iktidarda olduğu son 20 yılda hem Taliban hem de İslam Devleti grubu tarafından sık sık hedef alındı.
Taliban’ın Ağustos ayında ülkenin kontrolünü ele geçirmesinden bu yana, katı Sünni dini grup, geçmişte bazılarını hedef almış olsa da, tüm dini gruplardan ve etnik kökenlerden Afganlara güvenlik sağlama konusundaki temel vaadine sadık kalmaya çalıştı. 1990’larda ilk görev süresi boyunca yirmi yıl ve binlerce Hazara’yı öldürdü.
Bu söze rağmen Şiiler, özellikle de Hazaralar, son sekiz ayda, başta IŞİD’in ülkedeki bağlı kuruluşu olmak üzere sık sık saldırıya uğradı.
Geçen yıl, IŞİD’in Kandahar ve Kunduz’daki Şii camilerini bombalaması onlarca kişiyi öldürdü ve yaraladı. Kabil’in Dasht-e-Barchi bölgesinde, bir dizi sahipsiz araba bombalama olayı, nispeten az sayıda da olsa Hazaraları düzenli olarak öldürdü.
Pazartesi günü, İslam Devleti grubu, Mezar-ı Şerif’in yaklaşık 80 kilometre kuzeyindeki bir sınır kasabası olan Haritan’dan Özbekistan’daki bir askeri üsse roketli saldırı düzenlediğini iddia etti, ancak Özbek hükümeti böyle bir saldırı olduğunu reddetti.
Kaynak : https://www.smh.com.au/world/middle-east/explosions-at-afghan-mosque-kills-at-least-10-dozens-injured-20220422-p5afa3.html?ref=rss&utm_medium=rss&utm_source=rss_world